Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Malatya'da önemli açıklamalarda bulundu.

Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

Suriye sınırını büyük ölçüde güven altına aldık. 

Anlaşılan o ki; müttefikimiz bizim için değil terör örgütü için güvenli bölge oluşturmanın peşinde. Böyle bir anlayışı reddediyoruz. 

Hiç kimse masum insanları terör örgütlerinin veya zalim rejim güçlerinin tehditleri altında yaşamaya mecbur bırakamaz. Ne Fırat'ın doğusunda ne de İdlib'de insanlık dışı böyle bir duruma müsaade etmeyeceğiz.

Bize bu mücadelede gereken destek verilmezse, ülkemizdeki mültecilerin önünü alamayız. 

 Biz bölgede yuvalanan terör örgütünü tamamen ortadan kaldırmayı hedeflerken onlar terör örgütüyle bizi aynı zeminde idare etmenin hesabını yapıyorlar.

Eylül ayı bitmeden Fırat'ın doğusunda kendi askerlerimizle fiilen güvenli bölge oluşumunu başlatmamış olursak artık kendi yolumuza gitmekten başka çaremiz kalmayacaktır. 

Bu iş öyle 3-5 helikopter uçuşuyla, 5-10 araç devriyesiyle, göstermelik birkaç yüz askerin bölgede bulunmasıyla olacak iş değildir. Orada 1 milyon kişiyi iskan edebilmek için şehirleri ve kırsalıyla tüm bölgeyi fiilen güvenli hale getirmiş olmalıyız.

Bunun için ne kadar güç gerekiyorsa onu kullanmakta kararlıyız. 

Milletimizin zenginliği olarak gördüğümüz farklılıklarımıza saldırıyorlar. Türkiye’yi tekrar kendi içine kapatmak istiyorlar.

Bizde Sünnilik Alevilik diye bir ayrım var mı? Sünnisiyle Alevisiyle bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız. Bizi bölmek isteyenlere fırsat vermeyeceğiz.

Faizi de en kısa zamanda tek haneli rakama indiriyoruz, indireceğiz. Zaten tek haneli rakama indikten sonra enflasyon o da tek haneli rakamda bitmiş olacak.

Nisan ayında artık S-400’ler Türkiye’ye yerleşmiş oluyor. Bu da gösteriyor ki Türkiye artık yol geçen hanı değil.

Şu anda savaş uçaklarımızı da yapmanın gayreti içindeyiz. Artık bize yan bakanlara biz de gereğini yapıyoruz.

250 km menzili olan Som füzesini biz ürettik. Müttefiklerimiz bu füzeleri vermiyordu.

Biz hizmet için çalışırken birileri de devraldığı belediyenin araçlarını israf diye sergiliyor.

Bugün burada bir şeyi sizlerle paylaşacağım. Diyarbakır’da biliyorsunuz evlatları dağa kaçırılan anneler HDP il teşkilatının önünde şu anda çocuklarını bekliyor.

Ey PKK terör örgütünün desteklediği HDP siz çocukları kaçırmak suretiyle ne yapacağınızı zannediyorsunuz. Öğretmenlerimizi askerlerimizi kaçırmak suretiyle ne yapacağınızı zannediyorsunuz.

Siz insanlıktan nasibinizi almadınız. Cumartesi anneleri için eylem yapan sanatçılar neredesiniz? Fakat Diyarbakır’a giden sanatçılar da var onlara teşekkür ediyorum. Köşe yazarları da var.

Bu yaz ülkemizin farklı yerlerinde ormanlar yakıldı. PKK biz yaktık dedi. İstanbul’da yeri değiştirilen 12 ağaç için kıyamet kopanlar neden sesiniz çıkmıyor.

Bunlar sanatçı değil sanatçı müsveddesi. Çünkü dürüst değiller. Bunlar ikiyüzlü.

Fatih ne diyor ormanlardan bir ağaç kesenin boynunu vururum diyor.