Medicana International İstanbul Hastanesi'nden yapılan açıklamaya göre, meme kanseri kadınlar arasında en sık görülen kanser olarak biliniyor.
Türkiye'de son 20 yılda meme kanseri sıklığı 2 kat artarken, dünyada her yıl yaklaşık 10 milyon yeni kanser olgusu ortaya çıkıyor. Dünyadaki kanser ölümlerinin ise yaklaşık yüzde 12'si meme kanserinden kaynaklanıyor.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Medicana International İstanbul Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Cengiz Ara, meme kanseri risk faktörlerinden ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi.
40 YAŞINDAN SONRA GÖRÜLME SIKLIĞI ARTIYOR
40 yaşından sonra meme kanseri görülme sıklığının arttığını belirten Ara, şunları kaydetti:
"Her 8 - 9 kadından birinin meme kanserine yakalanma riski vardır. Kadınlarda ölüme neden olan kanserler arasında Akciğer kanserinden sonra ikinci sıklıkta gelir. 40 yaşından sonra sıklığı giderek artar. Risk faktörlerine bakılacak olursa, aile öyküsü yani, BRCA-1 ve BRCA-2 ve P53 geninde mutasyon riski artırır. Anne ve kardeşte meme kanseri varsa yüzde 2-5, ikisinde de varsa yüzde 8 risk artar. Beyaz ırkta risk yüksektir. Erken adet görmek ve geç menapoza girmek, doğum yapmamak veya geç doğum yapmak riski artırır. Alkol ve sigara alanlarda risk yüzde 41 artar. Yağlı diyet ve obezite de, çocukluk döneminde ve 30 yaş altında radyasyona maruz kalanlarda riskler mevcuttur."
Ara, meme üzerindeki deride ödem, kitle, ağrı varsa dikkat edilmesi gerektiğini aktardı.
Kitle, ağrı, meme başında akıntı, memenin dik ve yukarıda görünmesi, meme üzerindeki deride ödem, portakal kabuğu görünümü, deride ülserasyon ve ödem, meme başında retraksiyon gibi şikayetler var ise uzman bir hekimden görüş alınması ve tetkiklerin yapılması gerektiğini bildirdi.
Ara, meme kanserinde ölüm oranını düşürmek ve kaliteli yaşam elde etmenin en iyi yolunun erken tanı ve tedavi olduğunu belirterek, tümörün büyüklüğüne göre tedavi yöntemlerinin değiştiğini aktardı.
Kaynak: Anadolu Ajansı
