Nedim Şener ile Mahmut Tanal bir birlerine fena saydırdılar: Tetikçi FETÖ'cü lafları havada uçuştu

Gazeteci Nedim Şener'in CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in şaibeli kurultay tartışmalarına atıfta bulunarak “milletin gönlünde butlan olmamak” açıklamasıyla başlayan tartışmasını sosyal medya hesabından eleştirmesi sonrası, CHP'li Mahmut Tanal'ın cevap vermesi ile başlayan tartışma bir birlerini Tetikçi, FETÖ'cü suçlamalarıyla zirveye çıktı.

Nedim Şener ile Mahmut Tanal bir birlerine fena saydırdılar: Tetikçi FETÖ'cü lafları havada uçuştu

Gazeteci Nedim Şener ile CHP'li Mahmut Tanal, sosyal medya paylaşımlarıyla bir birine girerek ağır söylemlerde bulunarak FETÖ'cü, tetikçi sözleri havada uçuştu.

"ALLAH KİMSEYİ BU DURUMA DÜŞÜRMESİN"

CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in kurultay davası sürecine ilişkin yaptığı "milletin gönlünde butlan olmamak" açıklamasının ardından başlayan tartışma, gazeteci Nedim Şener ile CHP Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal arasında sert sözlerin sarf edildiği bir polemiğe dönüştü. Şener, sosyal medya hesabından Özgür Özel'in açıklamalarını alıntılayarak, "Allah kimseyi, Ankara pavyonlarında kurulan delege pazarı ile Atatürk’ün kurduğu partide genel başkanlık koltuğuna oturacak pozisyona düşürmesin" ifadelerini kullandı.

Bu paylaşıma CHP’li Mahmut Tanal ise, “Allah kimseyi, iktidar sofrasında artık tabağı sıyrılmış bir gazeteciliği, tetikçiliğe dönüştürecek kadar düşürmesin” diyerek Şener’e sert sözlerle karşılık verdi.

Tanal’ın açıklamasına yeniden yanıt veren Nedim Şener ise, Mahmut Tanal’ın Bank Asya önündeki ve kapatılan Zaman Gazetesi için ağladığı fotoğraflarını paylaşarak, “Allah kimseyi FETÖ’nün Bank Asya’sına, el konulan medyasına gidip ağlayacak, İstanbul’u soyanların kuyrukçusu olan Mahmut Tanal’ın durumuna düşürmesin” ifadelerini kullandı.

Mahmut Tanal ise son olarak Nedim Şener'e şu yanıtı verdi:

YALANLA GAZETECİLİK OLMAZ! GAZETECİLİK TETİKÇİLİĞE DÖNÜŞTÜRÜLEMEZ!

Nedim Şener; Sen Silivri’den İstanbul Adliyesi’ne duruşmaya getirilirken, yanında Ahmet Şık’la birlikteydin. O gün size yemek verilmemişti. Ben, o dönemde size insan onuruna yakışır davranılması için mücadele eden, ailelerin duruşma salonlarına alınması için çaba gösteren kişiydim. O zaman seni gazeteci sanmıştım. Bugün ise iktidarın sofrasından arta kalanla beslenen bir propaganda aparatına dönüştüğünü üzülerek görüyorum. Dün hukuksuzluğa uğrarken senin yanındaydım. Bugün sen hukuksuzluk üretmenin tetikçisisin. Fotoğraflarla algı yaratıyor, iftirayla hedef gösteriyorsun. Her muhalifi “şu örgüt, bu yapı” diye yaftalayıp itibarsızlaştırmaya çalışıyorsun. Ben dün de bugün de aynı noktadayım: Hukuk herkes için geçerli olmalı. Suçun şahsiliği esastır. Terörün her türlüsüne karşıyım. Ama senin gibi kişisel kinle, intikam duygusuyla gazetecilik maskesi altında iftira atanlara karşı da susmam. Çünkü ben hukukçuyum. Çünkü ben insan hakları savunucusuyum. Çünkü ben vicdan sahibiyim. Sen kendine “gazeteci” diyebilirsin… Ama tarih seni bağımsız basının değil, baskının ve yalancılığın kalemşoru olarak yazacak.

Kaynak:Bölge Gündem Haber

Etiketler :
0
0
0
0
0
0
0
👍
👎
😍
😥
😱
😂
😡
HABERE YORUM KAT