Kolombiya'da Ulusal Grev Komitesi'nin çağrısı üzerine sokaklara dökülen binlerce kişinin hükümet karşıtı protestosunda 21'i polis 43 kişi yaralandı.
SAKİN VE BARIŞÇIL BAŞLAMIŞTI AMA...
Başta başkent Bogota olmak üzere Medellin, Cali, Pereria ve Pasto'da bir araya gelen göstericiler, Devlet Başkanı Ivan Duque karşıtı sloganlar attı.
Çoğunlukla sakin ve barışçıl geçen gösteriler, günün ilerleyen saatlerinde bazı grupların polise taş ve molotofkokteyli atması üzerine Kolombiya toplumsal olaylara müdahale birimi ESMAD, eylemcilere tazyikli su ve gaz bombası ile müdahale etti.
Çıkan olaylarda 21'i polis 43 kişinin yaralanmasının yanı sıra çok sayıda kişi gözaltına alındı.
"GÜNÜ SÜKUNETLE BİTİRMEK İSTİYORUZ"
Protestocular açtıkları döviz ve pankartlarda sağlık, istihdam, eğitim, gıda güvenliği, dayanışma ekonomisi, etnik hakların ve gençliğin korunması gibi taleplerde bulundu.
Bogota Belediye Başkanı Claudia Lopez, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, "Bugün binlerce insan barışçıl gösteriler yapıyor. Şimdiye kadar, sabah 09.00'da başlayan bütün etkinlikler huzurlu geçti. Günü sükunetle bitirmek istiyoruz." ifadelerini kullandı.
KOMİTEDEN 20 TEMMUZ ÇAĞRISI
Kolombiya'da uzun süre hükümet karşıtı gösteriler düzenleyen ve bir süredir buna ara veren Ulusal Grev Komitesi, 20 Temmuz'da toplanma ve protesto çağrısında bulunmuştu.
Hükümet, protesto temsilcileriyle ilk etapta uzlaşmak için yollarda kurulan barikat ve ablukaların kaldırılmasını şart koşmuş, Komite ise ülkenin çeşitli kentlerinde göstericiler tarafından kurulan yol kapatma eylemlerinin yüzde 90'ının kaldırıldığını belirterek uzlaşma çağrısını yinelemişti.
NE OLMUŞTU?
Kolombiya Ombudsman Ofisinin gösterilerle ilgili yayımladığı son rapora göre, şimdiye kadar eylemlerde 2'si polis 58 kişi hayatını kaybetmiş, 2 binden fazla kişi yaralanmıştı.
Merkezi Kolombiya'nın başkenti Bogota'da bulunan insan hakları örgütü Temblores ise 8 Haziran'daki açıklamasında, protestolarda polisin 45 kişinin ölümüne doğrudan dahil olduğunu bildirmişti.
Kolombiya'da 28 Nisan'da sendikalar, yerel topluluklar, öğrenci grupları ve çeşitli muhalif kesimlerin "ulusal grev" çağrısıyla başlayan vergi reformu karşıtı gösteriler, başta sakin ve barışçıl geçmiş, sonrasında onlarca kente yayılarak şiddet olaylarına sahne olmuştu.
Bunun üzerine Devlet Başkanı Ivan Duque, 2 Mayıs'ta düzenlediği basın toplantısında, halktan daha fazla vergi toplanması amacıyla hazırlanan vergi reformu yasa tasarısını geri çekme kararı aldıklarını açıklamıştı.
Ülkede otoyolların eylemciler tarafından sıklıkla kapatılması ve kurulan barikatlar, ticari işletmeleri maddi olarak zor durumda bırakmış ve marketteki fiyatların yükselmesine yol açmıştı.
Göstericilerin talepleri arasında temel protesto hakkı için tüm demokratik güvencelerin ve özgürlüklerin sağlanması, ESMAD'ın tasfiye edilmesi, ayrıca ulusal diyalog masasının kurulması suretiyle tüm sorunların müzakere edilmesi yer alıyor.
Protestocular, polislerin Savunma Bakanlığına değil, İçişleri Bakanlığına bağlı olmasını istiyor.
