Meclis Anayasa Komisyonu Başkanı Bekir Bozdağ: YSK'nın verdiği karar kesinlikle hukuka uygun. Bu kararı veme yetkisi YSK'dadır. Şekle dayalı bir hukuktur. Burada takdir hakkı yoktur. Zaten olmaması da lazım. YSK, İstanbul seçimlerinin iptaline ve yenilenmesine karar verdi. YSK diyor ki, sandık başkanlarını memur olarak seçmesi gerekir. Bunun böyle uygulanması gerekmektedir. 31 bin 186 sandık var. Mart 2018'den sonra Meclis'ten sandık görevlileri kamu görevlileri olacak kararı alındı. Muhalif şerhi koyan üyeler eski kanunlara göre yorumlar yapıyor.
İstanbul'da ne yapılmış? Oy kullanmaması gereken kişiler oy kullanmış. Burada da olay şu: Bu oy kullanma seçimi etkiler yöndedir. YSK bu kişilerin oy kullandırmaması gerekir. İşte burada sandık kurulları bu seçmene oy kullandırmayacaktı. Kanun çok açık. İptal eden üyeler diyor ki, evet, sandık başkanı memur değil ama sadece buna bakmıyor bu yapılanlar seçim sonucuna etki etmiş mi? Bir de buna bakıyor. Sonrasında etki etmiş ve bu yüzden seçimin iptaline ve yenilenmesine karar veriyor.
Bakıyorsunuz sayım döküm cetvelleri ortada yok. 90 tane sayım döküm cetveli var. Onda da ne isim var ne yazılı bir şey. 18 bin adet sayım döküm cetveli kayıp. Bu boş ne demek? Sayım döküm cetveli yoksa alınan oyların kimin ne aldığı belli olmaz. Burada AK Parti ve CHP'nin aldığı oyu ben nereden bileceğim? Bunu tespit imkanı yok. 90 adet sayım döküm cetvelinde hiçbir imza yok. Bunları topladığınızda 30 bin oy yapıyor. Aradaki fark 13 bin. Doldurmuşlar, alın size seçim sonucu. Böyle bir şey olur mu? Bir kısım yazar çizer ve hukukçular CHP gözüyle olaya bakıyorlar.
Sadi Güven diyor ki 754 sandıkta 750'sinde AK Parti'nin müşahidi var.
İyi de sandık başkanı niye var? Sayım döküm cetvelleri ve ıslak imzalı tutanaklar neden var? Misal bakın 100'de 100 AK Parti'ye oy verilen ve geçersiz sayılan oylar var. Sizin müşahitiniz olsa ne olacak? AK Parti'nin orada bir müşahidi var. Diğer ittifak İYİ Parti, CHP, HDP, SP tek başına hareket ediyor. Burada hukuksuzluk yapıldıysa müşahidin olup olmaması ne işe yarar?
Muhalif görüş belirten üyelerin gerekçelerine baktım: Hepsi eski kanunun etkisinde kalmışlar.
"BÜTÜN OY KAYIRMALARI AK PARTİ'NİN ALEYHİNE OLMUŞTUR!"
Seçim akşamı 30 bin oy fark dediler. Sonra yüzde 10'una baktılar fark 13 bine indi. Bu ne anlama gelir? Ceza hukukunda hırsızlığın tanımı var. Bütün oy kaydırmaları AK Parti'nin aleyhine olmuştur. Peki oyların tamamı neden sayılmadı? Bundan sonra YSK'nın kararı emsal teşkil etmiştir. Partilerin sandık kurulu yetkilerini bilme yetkisi yok.
300 BİN GEÇERSİZ OY KULLANILDI
31 Mart öncesinde ve sonrasında yapılan çalışmalar arasında çok fark yok ama sandık konusunda çalışmalar yapıldı. Eğitim ve bilinçlendirmesi yapılacaktır. İstanbul'da 2 milyon seçmenin iradesi sandığa yansımadı. 300 bin geçersiz oy kullanıldı. Çekilen adaylar var. Gerçi çekilen adayların hepsi CHP adayının lehine çekildi.
Şimdi bakıyorsunuz Binali Yıldırım'la CHP'nin adayına. Binali Yıldırım Türkiye'deki en iyi aday.
