Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Erdoğan, bir gazetecinin yönelttiği ''Elazığ depremi sonrası 39 kardeşimizi kaybettik. Devlet muazzam şekilde çalıştı. Sosyal medyadaki provokatif söylemler ise vicdansızlığı gösteriyor. Ne dersiniz? İkinci olarak Kılıçdaroğlu İdlib’den gelen sığınmacılar için terörist diyor. O oradan gelen bir anneyi elleri kanayarak enkazdan çıkartan bir Suriyeli kardeşimiz var. Ne söyleyeceksiniz?'' sorusuna cevap verdi.
'KILIÇDAROĞLU, KARDEŞLİK DUYGUSUNDAN BİR HABER'
Erdoğan, 'Bu adama -Kılıçdaroğlu- ne denir? Mahmut tırnaklarıyla kazıyor, kardeşimizi ve eşini enkazdan çıkarıyor. Sonra evinde ziyaret ediyor. Kardeşlik bu ama ne yazık ki Kılıçdaroğlu kardeşlik duygusu nedir bundan bir haber. Bu iş herkesin karı değil. Biz kardeşlik duygusuyla bugüne kadar bu mücadeleyi veriyoruz. Bu arada Fahrettin Bey Mahmut kardeşimize vatandaşlık verilebilir mi diye soruyor şimdi. Ne demek verilebilir mi? Tabii ki verilir. Verdik gitti. Burada okuyor. Türkçe de biliyor. '' ifadelerini kullandı.
''Kılıçdaroğlu buna da tepki gösterir mi?'' sorusuna Erdoğan, '' Onunla dünyalarımız farklı. Onların öyle bir derdi yok bizim derdimiz var'' cevabını verdi.
SURİYELİ MAHMUD EL OSMAN, MÜJDEYİ CANLI YAYINDA ÖĞRENDİ
Başkan Erdoğan'ın müjdesini canlı yayında Ülke TV ekranlarında öğrenen Mahmud, ilk duygularını paylaştı.
Çok sevindiğini belirten Mahmud, ''Cumhurbaşkanı Erdoğan'a öncelikle çok teşekkür ediyorum. Çok sevindim ama aynı zamanda ölenler için çok üzüldüm. Allah rahmet eylesin. Yaralılara acil şifa versin.'' ifadelerini kullandı.
NE OLMUŞTU?
Dürdane Aydın, Elazığ'da meydana gelen depremde enkazdan çıkarıldıktan sonra kendisini kurtaran ve sadece isminin "Mahmud" olduğunu bildiği Suriyeli gence teşekkür ettiği video ile sosyal medyada dikkat çekmişti. Aydın, "Onu bulacağım" demişti. -
Aydın'ın bahsettiği Suriyeli Mahmud'a, Anadolu Ajansı ulaşmıştı. 2 yıl önce Hama kentinden Hatay'a gelen ve üniversite eğitimi için 3 ay önce Elazığ'a yerleşen Suriyeli Mahmud el Osman, deprem anını anlatmıştı
Mahmud "Sarsıntı bitince ben de yıkılan bölgeye gittim. İnsanların sesini duydum. Sonra enkaz altından kadının ve eşinin sesini duydum. Ellerimle enkazı kaldırmaya çalıştım, çevredeki gençlerden de yardım istedim ve birlikte çalıştık. Önce adamı enkazdan çıkardık sonra kadının üzerine düşen parçaları çıkarmaya çalıştım. Kadının bacağının üzerine düşen büyük parçaları ellerimle kaldırdım, ondan sonra kadının bacakları serbest kaldı. Böyle olunca kaldırıp çıkardım. Ekipler de hastaneye götürdü." demişti.
Mahmud, kol ve ellerindeki izlerin hatırlatılması üzerine "Bendeki yaralar ağır değil. Zaten bir önemi de yok. Önemli olan onun kurtulması. Depremden sonra telefonum da kayboldu ama önemi yok. O insanların kurtulması benim için önemli. Telefonu olay yerindeyken ışık olarak kullanmış ve ablamızla eşi o telefonun ışığıyla kurtarılabileceğini anlamıştı. O yüzden bendeki yeri bambaşka." yanıtını vermişti.
Suriyeli Mahmud'un aileyle buluşma talebi üzerine AA ekibi enkazdan yaralı kurtulan Dürdane ve Zülküf Aydın çiftine ulaşmıştı.
AA ekibi, Fırat Üniversitesi Hastanesi'nde tedavi gördükten sonra evleri tamamen yıkıldığı için ailelerinin köyüne yerleşen Aydın ailesini ziyaret etmişti.
Depremzede Dürdane Aydın, onu enkazdan çıkaran Suriyeli gençle bir araya geldi
Dürdane Aydın, Mahmud'un fotoğraflarını göstererek teyit etmek isteyen AA ekiplerine, "Beni kurtaran bu çocuk. O gözlerini unutamam. Bizi buluşturun." demişti.
Bunun üzerine Suriyeli Mahmud, Aydın ailesinin köydeki evine gelmişti. Duygulandıran buluşmada Dürdane Aydın, Mahmud'a sarılıp hıçkırıklara boğulmuştu.
