Sıtma nedir, belirtileri nelerdir? Sıtma nasıl bulaşır?

Sıtma nedir, sıtma hastalığından korunma yolları nelerdir? Sıtma nasıl bulaşır? Sıtma hastalığının tedavisi nedir? Sıtma hastalığının belirtileri nelerdir? Dişi sivrisineklerin ısırnasıyla bulaşan ve, zaman zaman nöbet ile kendini gösteren, enfeksiyona

Sıtma nedir, sıtma hastalığından  korunma yolları nelerdir? Sıtma nasıl bulaşır? Sıtma hastalığının tedavisi nedir?  Sıtma hastalığının belirtileri nelerdir? Dişi sivrisineklerin ısırnasıyla bulaşan ve, zaman zaman nöbet ile kendini gösteren, enfeksiyona neden olan Sıtma hastalığı ile zaman zaman ateş ve titremeye neden olur. Tarihte Büyük İskender dahil birçok kişinin ölümüne neden olan Sıtma hastalığına dair tüm merak edilenler haberimizde..

SITMANIN BELİRTİLERİ NELERDİR?

Sıtmanın belirtileri, nöbetler halinde ortaya çıkar. Enfeksiyona neden olan plazmodiumun türüne göre, belirtilerin şiddeti, nöbetler ve görülme zamanları değişir.

Nöbet başlamadan 2-3 gün önce hastada bazı belirtiler ortaya çıkar. Kişi, yorgun ve mutsuzdur. İştahı azalmıştır. Bunun dışında baş, bacak, sırt ağrıları görülebilir. Sıtma nöbetinde ilk görülen durum, titremedir. 2 saate kadar uzayabilir. Bütün vücut sarsılır. Titreme sırasında, ateş yükselir. Bu ateşin şiddeti, sıtmaya neden olan mikroba göre değişir. Deri kurumuştur ve sıcaklık hissi fazladır.

Ayrıca sıtmadan önce görülen başağrısı, nöbet boyunca da devam eder. Nabız yükselir ve hastada sinirlilik görülür. Sırt ve bacak ağrıları devam etmektedir.Sıtmanın ilerlediği durumlarda karaciğer ve dalakta büyüme görülür. Dalak yırtılırsa, iç kanama meydana gelir. Kansızlık görülebilir. Ayrıca hasta, solunum güçlüğü çekebilir.

SITMA NASIL TEDAVİ EDİLİR?

Önceleri, Büyük İskender dahil bir çok kişinin ölümüne neden olan sıtma, günümüzde tedavisi kolay bir hale gelmiştir. Sıtmanın ilacı bulunulan coğrafi bölgeye göre değişmektedir. Çünkü sıtmaya neden olan bazı plazmodium türleri, bazı ilaçlara karşı direnç kazanmıştır. Fakat, genellikle sıtma tedavisinde kullanılan ilaç "klorokin" dir. Özellikle sıtma savaş dispanseri, sağlık ocakları, sıtma personelleri ücretsiz olarak bu hastalığı tedavi etmektedir. Sıtmanın ilaçları sadece sıtma savaş dispanserinde bulunur ve ücretsizdir. Bu ilaçlar koruyucudur ya da tedavi edicidir. Sıtmanın yaygın olduğu bir bölgeye seyahat etmeniz gerekiyorsa, bu koruyucu ilaçları almanız gerekir. Tedavi edici ilaçlar ise mikrobun çoğalmasını engelleyicidir.

SITMA HASTALIĞINDAN KORUNMAYA YÖNELİK YAPILAN ÇALIŞMALAR

Sıtma hastalığından korunmak için yapılabilecek en büyük eylemlerden biri de sivrisineklerle mücadeledir. Sıtma ile mücadelede dünya tarihinde ilk büyük mücadele 20. yüzyıl başlarında Küba ve Panama bölgesinde başlatılmıştır. Yapılan geniş çaplı kök kazıma operasyonunda 1899'da Küba'da binde 999 olan hasta oranı, 1908'de binde 19'a kadar düşürülmüştür.

1939 yılında çok zehirli ve inatçı bir böcek öldürücü olan DDT'nin kullanılmasıyla hastalık bir kez daha büyük oranda engellense de bazı tip anofeller DDT'ye karşı direnç kazanmıştır. Direnç kazancının ardından yeni maddeler araştırılmıştır.

Günümüzde sıtma hastalığından korunmanın bir diğer yolu da su birikintilerinin temizlenmesi, bataklıkların kurutulması, nehirlerin ve akarsuların düzenlenmesidir.

Ülkemizde de sıtma ile mücadele özellikle 1926'dan itibaren ciddi bir surette devam etmektedir. Bu konuda 4871 sayılı kanun, sürdürülen çalışmaları yasa ile koruyarak disiplin altına almıştır.

SITMA HASTALIĞI KORUNMA YOLLARI

    ● Endemik bölgelerde taramalar yapılarak sıtmalılar belirlenmeli ve tedavi edilmelidir.
    ● Nüfus hareketleri kontrol edilmelidir.
    ● Endemik bölgeye gidenlere profilaktik olarak haftada bir, 2 tablet (300 mg baz) chloroquine veya 1 tablet (25 mg) pirimetamin verilmelidir.
    ● Bilinçli ve etkili sivrisinek mücadelesi yapılmalıdır. Bu amaçla insektisitlerle (DDT, Malation, Fenitritation, Popoxur, vb); şahsi korunma tedbirleri (Cibinlik, pencerelere tel, sinek kaçırıcı ilaçlar) ile erişkin sivrisineklere karşı tedbir alınmalıdır.
    ● Larvalara karşı durgun sular ve bataklıklar kurutulmalı, nehir yatakları düzenlenmeli, özellikle pirinç ekimi bilimsel usullerle yapılmalı,
    ● Ayrıca havuz ve göl gibi su birikintileri sık sık dalgalandırılıp, larvaların barınmasına elverişsiz hale getirilmeli,
    ● Böyle su birikintilerinde larva yiyen Gambusia veya Respora cinsi balıklar yetiştirilmeli,
    ● Kurutulamayan su birikintilerinde larvaların solumasına engel olmak için tedbirler alınmalıdır.

👍 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!

Sağlık Haberleri