Ramazan yaklaşıyor! Oruç tutmak Coronavirüsü etkiler mi?

Coronavirüs tedbirleri kapsamında her gün yeni önlemler alınmaya devam ederken vatandaşlar virüsten korunmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Ramazan ayının da yaklaşmasıyla herkesin kafasında ise oruç tutmak Coronavirüsü etkiler mi? sorusu var. İşte uzmanların cevapları.

11 ayın sultanı Ramazan ayına sayılı günler kaldı. Bu ayda oruç görevini yerine getirecek olanlar bir taraftan da Coronavirüs nedeniyle tedirgin olmaktadırlar. Peki oruç tutmak Coronavirüsü etkiler mi? Bu konuda işinin uzmanları kişiler bu merak edilen soruya cevap verdiler. İşte ayrıntılar...

Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Ne Dedi?

Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu, "Oruç ile korona salgını arasında sözünü ettiğiniz anlamda bir ilişki bulunduğuna dair yetkili makamlarca herhangi bir açıklama yapılmış değildir. Vücüt direncini iftar ve sahurda iyi ve dengeli beslenmek suretiyle korumak mümkündür. Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından konuyla ilgili bir çalışma yapıldığı takdirde kamuoyu ile paylaşılacaktır."

Niha Hatipoğlu ne dedi?

Hatipoğlu, insanların oruç konusunda kendi kararlarını kendilerinin vermesi gerektiğinin altını çizdi. Hatipoğlu, "Doktorlar orucun bağışıklık sistemini güçlendirdiğini söylüyor. Dolayısıyla koronavirüse rağmen insanların oruç tutmasında bir mani yok" dedi.

Buna karşın Hatioğlu, "Kronik hastalığı olan, aç kalmasında sakınca bulunan, devamlı ilaç alması gerekenler ve bağışıklığı zayıf olanlar doktorların direktiflerine uymalılar" dedi.

İnsanların kendilerini dinlemeleri gerektiğini de belirten Hatipoğlu, "Sağlıklı insanlar oruç tutmaya başladıkları zaman, baktıklar ki sıkıntı yaşıyorlar bırakabilirler" diye konuştu.

Oruç tutamayanların ne yapması gerektiği konusundaysa Hatipoğlu şunları söyledi: "Oruç tutamayanlar kazaya bırakibilir. Geri kalan 11 ayın herhangi bir zaman diliminde oruç tutarak tüm yıla yayabilirler. Hiç tutamayacak olanlar da fitre verebilir. Her bir gün başına fitre tutarı henüz açıklanmasa da 25 lira olması gerekir. Diyanet İşleri Başkanlığı bunu açıklayacaktır. Bu tutar bir insanın günlük yeme içme ihtiyacına tekabül ederek belirleniyor" dedi

Hatipoğlu, İslam dininde toplumu etkileyen büyük çaplı bulaşıcı hastalıklar konusunda tedbir alınmasını salık verdiğini hatırlatarak, "Halife Hz Ömer'in güzel bir misali vardır. Peygamberimiz Hz. Muhammed'in (SAV) ölümünden 3-4 yıl sonra Şam'a gider. Halife olarak bir kontrol için gitmiştir. O sırada Şam'da veba salgını vardır. Ve Hz. Ömer, şehre girmeyip geri döner. Bunun üzerine kendisine 'Ey Allah'ın halifesi, sen Allah'ın kaderinden mi kaçıyorsun' diye sorulur. Bunun üzerine Hz. Ömer, 'Ben Allah'ın kaderinden yine Allah'ın kaderine sığınıyorum' der. Yani bizim tedbirimizi alıp, gerisini Allah'a bırakmamız gerekir. Peygamberimiz de bulaşıcı hastalığın olduğu yere girilmemesini söyleyerek, İslam'da karantina kavramının var olduğuna işaret etmiştir" dedi.

Ahmet Mahmut Ünlü Ne Dedi?

Cübbeli Ahmet Hoca, "Şimdi 50'den yukarı diyorlar. Bazıları 70-80 diyorlar. Bu zamanda C vitaminini 3 bin grama çıkarsınlar. Bu önemlidir. 50-55 yaşında olanlar varsa ve risk grubundaysalar bunu doktorlarını soracaklar. Müslüman doktora sorsunlar. Hakikaten ortalama Müslüman, 'Sen risk grubundasın' derse oruç tutmayabilir. Özel gruplar zaten oruç tutmuyor. Doktor, 'Sen tutumazsın, çok sıvı alman lazım. Bu virüsle de baş edemezsin' diyebilir. Yani fetvayı doktordan alacaklar. Biz genel fetva veriyoruz. Şahsa yönelik fetva verirsek olmaz. Ama şu var, su içmem lazım diyerek oruç terk edilmez. Ramazan orucu farzdır. Ama doktor, 'Senin bünyende başka sorun var' derse tutmasınlar. Ama bunu Ramazan sonrasında güne gün tutmak gerekiyor" dedi.

RAMAZAN AYI NE ZAMAN BAŞLIYOR?

Ramazanı ayı 2020 yılında, 24 Nisan 2020 Cuma günü başlayacak. 23 Mayıs 2020 Cumartesi günü ise sona erecek.

ORUÇ TUTMAYI ENGELLEYEN DURUMLAR NELERDİR?

Diyanet İşleri Başkanlığı'na göre oruç tutmayı engelleyen durumlar şöyle sıralanmıştır:

İslam dini, ilke olarak kişileri güçleri nispetinde sorumlu tutmuş, güçlerini aşan veya sıkıntıya yol açan durumlarda kolaylaştırıcı hükümler getirmiştir. Bu genel ilke uyarınca farz olan Ramazan orucu ibadetini belli şartlara bağlı olarak erteleme konusunda bazı ruhsatlar getirilmiştir. Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyrulmuştur:

“Ey inananlar! Oruç sizden öncekilere farz kılındığı gibi, Allah’a karşı gelmekten sakınasınız diye, size de sayılı günlerde farz kılındı. İçinizden hasta olan veya yolculukta bulunan, tutamadığı günler sayısınca diğer günlerde tutar. Oruca dayanamayanlar, bir düşkünü doyuracak kadar fidye verir. Kim gönülden iyilik yaparsa, o iyilik kendisinedir. Eğer bilirseniz, oruç tutmanız sizin için daha iyidir.” (Bakara, 2/183-184)

İslam âlimleri bu ayet-i kerime ve ilgili hadislere dayanarak Ramazan orucunu tutmamayı mubah kılan mazeretleri şöylece sıralamışlardır:

a) Yolculuk: Ramazan’da sefer mesafesi (en az doksan km.) bir yere gitmek için yola çıkacak olan kimse, geceden oruca niyet etmeyebilir. Fakat niyet ettikten sonra gündüzün yolculuğa çıksa bu yolculuk esnasında meşru başka bir mazereti bulunmazsa orucunu bozmamalıdır. Başlanan bir ibadetin mazeret yoksa tamamlanması gerekir. Sefer bir mazeret olduğu için, eğer orucunu seferîliği başladıktan sonra bozarsa kendisine keffâret gerekmez, sadece kaza gerekir (İbn Âbidîn, Reddü’l-muhtâr, III, 402-405).

b) Hastalık: Oruç tuttuğu zaman, hastalığının artmasından veya uzamasından endişe edilen kimse ile hastalığı sebebiyle oruç tutmakta zorlanan kişiler için, iyileştikten sonra kaza etmek üzere Ramazan ayında oruç tutmamalarına ruhsat tanınmıştır. Oruç tutması hâlinde hasta olacağı doktor tarafından bildirilen kimse de hasta hükmündedir.

c) Yaşlılık: Oruç tutamayacak kadar yaşlı olan kimseler, oruç tutmayıp yerine fidye verebilirler. Bakara sûresinin 184. âyetinde, bu şekilde olup da oruca güç yetiremeyenlerin, oruç tutmayıp fidye vermeleri gerektiği hükme bağlanmıştır. İyileşme umudu olmayan hastalar da aynı hükme tabidir.

d) İleri derecede açlık, susuzluk: Açlık veya susuzluk sebebi ile beden ve ruh sağlığının ciddi derecede zarar görmesi söz konusu olan kimse orucunu bozabilir. Sağlık şartları düzelmesi hâlinde bozulan oruç Ramazan’dan sonra kaza edilir.

Böyle bir kimsenin orucuna devam etmesi ölümüne sebep olacak nitelikte ise, orucunu açmaması yani oruca devam etmesi haram olur.

e) Zor ve meşakkatli işlerde çalışmak: Esas itibarıyla bir insanın ibadetlerini normal bir şekilde yapmasını engelleyecek zor ve ağır işlerde çalışması veya çalıştırılması doğru değildir. Ancak kişisel veya toplumsal zorunluluklar, bazılarının böyle işlerde çalışmalarını gerektirebilmektedir. Böyle durumda bulunan bir kişi, oruç tuttuğu takdirde sağlığına bir zarar gelmesinden korkuyorsa, orucunu tutmayabilir. Bu durumda olanlar, izin günlerinde veya müsait zamanlarda tutamadıkları oruçlarını kaza etmelidirler.

f) Gebe ve emzikli olmak: Oruç tuttuğu takdirde kendisinin veya çocuğunun zarar görmesi muhtemel olan gebe veya emzikli kadınlar da, sağlık durumu oruç tutmak için elverişli olmayanlar arasında değerlendirilmiştir. Bu durumda olanlar da oruç tutmayabilirler. Hatta zarar görme ihtimali kuvvetli ise tutmamaları gerekir. Durumları normale döndüğünde tutamadıkları oruçları kazâ ederler (Sahnûn, el-Müdevvene, I, 278-279; Şîrâzî, el-Mühezzeb, I, 328; İbn Kudâme, el-Kâfî, I, 433-434; Kâsânî, Bedâî’, II, 97).

Fakihler oruç tutmama ruhsatını Kur’an ve Sünnet’te zikredilen sebeplerle sınırlı tutmayı tercih etmiş, bunların ortak özelliği meşakkat olsa bile, her meşakkatli durumda oruç tutulmayabileceğini söylemekte temkinli davranmışlardır (İbn Kudâme, el-Kâfî, I, 433-436).

Ruhsata gerekçe olan hâl ortadan kalkınca tutulamayan oruçlar kaza edilir. İyileşmesi mümkün olmayacak şekilde hasta olmak, ya da aşırı yaşlı bulunmak gibi oruç tutmaya sürekli bir engelin bulunması hâlinde tutulamayan her oruç için bir fidye verilir. Bir oruç fidyesi bir fıtır sadakası miktarıdır. Bir fıtır sadakası ise, bir kimseyi orta hâllisi ile bir gün doyurabilecek yiyecek miktarı veya bunun parasal karşılığıdır.

Öte yandan koronavirüsü ile ilgili oruç tutulup tutulmayacağı konusunda Diyanet henüz bir açıklama yapmamıştır. Ramazan orucuna dair herhangi bir karar ve duyuru olduğunda haberimizden ulaşabilirsiniz.

👍 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!

Gündem Haberleri