21 Şubat 1918 Bayburt’umuzun düşman işgalinden kurtuluş günüdür. Bayburt’umuzun düşman işgalinden kurtuluşunun 96.yılı münasebetiyle başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere Çanakkale de Sakarya’da, Dumlupınar da Kıbrıs’ta ve yurdumuzun dört bir yanında görev başında canını seve seve feda eden şehitlerimize Allahtan rahmet Gazilerimize şükranlarımı sunuyorum. Rus ve Ermeni çetelerinin tasallutundan kurtulmak için onlarla yüz yüze gelmemek adına 40 metre derinlikteki su kuyularına Firdevs cennetine penceresine koşarak atlayan Bayburt kadının iffet adına yazdığı destanın 96.yıl dönümünde o iffet ve ismet ağabeylerini şükranla minnetle yad ediyorum.
1914-1920 yılları arasında Anadolu’nun tamamında ve Bayburt’ta yapılan insanlık dışı Ermeni ve Rus ve zalimi işkence ve soykırımlar tarihin kara sayfalarında yer alırken hayatı boyunca yiğit, dürüst çalışkan olmayı ülkü haline getirmiş zilletlerle yaşamaktansa ölmek, eftaldir. Veciz ifadesini ruhunun asil derinliklerinde hisseden Bayburtlu 1913 yılında Bayburt Müslüman dilendirmezler cemiyetini kurarak önder ruhlarının tatlı komutlarıyla ıslak gözlere mendil yaralı gönüllere şifa olmuş tarihin beyaz sayfalarında yerini almıştır.
Yurdumuzun dört bir yanında yapılan kurtuluş kutlamaları maalesef bazı yazılı ve görsel medyada kin ve nefret tohumları ekiliyor gibi talihsiz eleştirilerle eleştiriliyor ve bunlarla karşılaşıyoruz. Bu talihsiz eleştirileri yapan medya kuruluşlarımıza soruyorum 96 yıl önce Bayburt’da ve diğer şehirlerimizde yaptıklarımıza pişman mı olmuşlar ki 20-25 yıl önce Bosna’da, Kocaali’de, Azerbaycan’da, Kıbrıs’da ve daha birçok yerde aynı katliamları yaptılar. Hatta ve hatta kendilerini medeniyetin ve demokrasini beşiği olarak görenler daha 3 yıl önce Ermeni soykırımı yapmıştır sözünü söyleyenlere cezayı müeyyide uygulamasını millet meclislerinde kabul etmişlerdir.
21 Şubat günü Bayburt’umuzun düşman işgalinden kurtuluş bayramı olarak kutlamakla beraber yeterli coşkunun yaşatılması hatıraların canlı tutulması milli bilinç ve tarih şuuru açısından son derece önemlidir.Tarih şuurunun uyandırılması ve pekiştirilmesi konusunda milli günlerimizin milli zaferlerimizin gerektiği şekilde değerlendirilmesi her türlü siyaset, nezaket ve kaygının üzerinde değerlendirilmesi gerekmektedir.Bu duygu ve düşüncelerle Allah’tan milletimize bir daha kurtuluş günleri göstermemesini birlik ve beraberliğimizin daim olmasını niyaz ediyor milli şairimizin dediği gibi ;
Enbiya yurdu bu toprak, Şu heda burcu bu yer
Bir yıkık türbesinin üstüne Mevla titrer
Dışı baştan başa bir nesli kerimin yadı
İçi boydan boya milyonlar şehit ecdadı
Öyle meşbu-i şehadet ki bu öksüz toprak
Oh bir sıksa adam otları kan çıkacak