Pfizer ve BioNTech'in koronavirüs aşısının Türkiye'ye geleceği tarih, tüm vatandaşlar tarafından merak konusu oldu. Bu kapsamda, uzman ve yetkiliden siyasetçilere kadar birçok isim polemiklere girerek sağlığı siyasete alet ederken aşının kaşifi olan Prof. Dr. Uğur Şahin'den tartışmalara nokta koyacak açıklama geldi.
Koronavirüs aşısı Türkiye'ye ne zaman gelecek? Prof. Dr. Uğur Şahin açıkladı
Prof. Dr. Uğur Şahin ve eşi Dr. Özlem Türeci tarafından bulunan aşı dünyanın gündemine oturmuşken aşının kaşifi olan ünlü çiftten açıklama geldi. Aşının Türkiye'ye geleceği tarihle alakalı yaşanan polemiklere noktayı koyan Şahin, 3. faz çalışmalarında yer alan ülkemizin öncelikli olduğunu belirterek tarih verdi.
Tüm dünyayı etkisi altına alan yeni tip koronavirüsün aşısının bulunduğu haberi, dünya genelinde umut ve sevinçle karşılandı.
Aşıyı bulan kişilerin iki Türk doktor olması ise ülkemizde ayrı bir gurura yol açarken Almanya'da çalışmaları halen devam eden aşının ülkeye ne zaman geleceği de merak konusu oldu.
Prof. Dr. Uğur Şahin 2021’in ocak, şubat, mart aylarında Türkiye’ye aşı dozları getirme imkânı olacağı müjdesini verdi.
2021 yılı bitmeden yaklaşık 1.5 milyar doz aşı üretileceğini söyleyen Prof. Dr. Şahin, “Sağlık Bakanlığı ile protokol sağlarsak 2021’in ilk üç ayında Türkiye’ye de aşı dozlarını getirmeye imkân olur. Türkiye için de yeterince aşı ayırmayı istiyoruz” dedi.
Aşı için Sağlık Bakanlığı, işbirliği detaylarını netleştirmeye hazırlanıyor.
Türkiye’ye ne kadar geleceği konusunda netlik olmadığını belirten yetkililer, “3. faz çalışmalarında Türkiye de yer aldığı için öncelikli ülkelerden biriyiz.
Ancak ilk aşamada ne kadarlık bir aşının geleceği, görüşmeler sonucunda belirlenecek. Sürecin çok hızlı bir şekilde ilerlemesini bekliyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
Dünyanın önde gelen gazeteleri Prof. Dr. Şahin ile eşi Dr. Özlem Türeci’nin başarısını haber yaptı. İngiliz Times gazetesi çifti manşetine taşıdı.
Amerikan New York Times, ‘COVID-19’u çözecek aşının arkasındaki karı-koca ekibi’ başlıklı habere yer verdi. İngiliz Guardian da “Aşının arkasındaki rüya takımı” başlığını attı.
Onay gelir gelmez aşının dağıtımına başlanacak. Ancak ısıya karşı hassas olan aşının dünyanın bir ucuna nasıl taşınacağı da merak konusu.
ABD’li ilaç şirketi Pfizer, Reuters’a yaptığı açıklamada aşının nakliyesi, saklanması ve sürekli ısı takibi için detaylı lojistik plan ve araçlar geliştirdiğini açıkladı.
Buna göre COVID-19 aşısı, Pfizer’ın kendi geliştirdiği eksi 70 santigrat derecelik nakliye konteynerlerine konulacak.
Sıcaklık kontrol sistemine sahip bu konteynerler, bin ile 5 bin dozu 10 gün boyunca eksi 70 derecede herhangi bir ekstra dondurma işlemine gerek kalmadan taşıyabiliyor.
Fakat uzmanlar, Batı’daki en prestijli hastanelerde bile soğuk depolama kapsitesinin yetersiz olduğuna dikkat çekiyor.
Tropikal iklime sahip ve uzak adalarda yaşayan topluluklar ile ultra soğuk dondurucuların eksikliği dolayısıyla birçok Asya ülkesi de aşının nasıl depolanacağı konusunda endişeli.
Pfizer’ın baş bilim insanlarından Mikael Dolsten, aşının toz versiyonu üzerinde çalıştıklarını, ancak bunun da en erken gelecek yıl hazır olacağını söyledi.
Aşının yüzde 90’ın üzerinde etkili olduğunun açıklanması üzerine tüm dünyada dağıtımın nasıl yapılacağı kavgası başladı.
Önceden BioNTech ve Pfizer şirketiyle 100 milyon dozluk anlaşma imzalaması, ABD’ye öncelik tanınacağı tartışmalarına yol açtı.
Almanya Sağlık Bakanı Jens Spahn, aşıyı Alman şirketinin geliştirmiş olmasına rağmen önce başka ülkelerde kullanılmasının anlaşılır olmayacağını açıkladı ve AB’yi bir an evvel aşı siparişi anlaşması imzalamaya çağırdı.
AB Komisyonu 300 milyon doz sipariş vereceğini duyurdu.
AB, aşıyı üye ülkelere nüfus oranına göre dağıtacak.
Almanya’ya yüzde 19’a tekabül eden 56 milyon doz düşüyor. Ama Almanya 100 milyon doz istiyor.
Aşı dağıtımında imtiyazlı ülkeler olacağı tartışmalarına karşı BioNTech’ten açıklama geldi.
BioNTech Mali İşler Başkanı Sierk Pötting, aşıyı eşit ve adil biçimde dağıtacaklarını, öncelikli ülkeler olmayacağını açıkladı.