Hastalarına uyuşturucu ve çeşitli maddeler enjekte ederek öldüren, ölüleri tekrar diriltebileceğini iddia eden hemşire seri katil: Jane Toppan
Amerika'da yaşayan ve hastalarına çeşitli maddeler enjekte ederek ölümlerine neden olan hemşire Jane Toppan'ın suç dosyasını sizin için hazırladık...
111
Jane Toppan'ın korkunç bir seri katile dönüşmesinin hikayesini anlatacağız şimdi size...
211
Toppan, çoğu seri katil gibi zor ve travmatik bir çocukluk geçirmiş. Annesi o henüz çok küçükken vefat etmiş, 2 kız kardeşi ve babası ile birlikte küçücük bir evde yaşamak zorunda kalmış. Peter Kelley, yani Toppan'ın babası "Deli Peter" olarak anılan, çocuklarına çok da iyi bakamayan ve çevresi tarafından çok sevilmeyen bir terziymiş.
311
Peter bir gün en büyük kızını o kadar kötü dövmüş ki, Jane ve küçük kardeşi ablalarını kurtarmasa neredeyse ölecekmiş. Bu kötü olaydan sonra küçük kız kardeşi ve ablası Kadın Sığınma Evi'ne alınmış, Jane babasıyla kalmış. Sorunlu babasıyla yalnız kalan Jane de kısa bir süre sonra hem psikolojik hem de fiziksel şiddet görmeye başlamış.
411
Babası ile bir gün terzi dükkanına gittiğinde babası onun göz kapaklarını zorla dikmeye çalışmış. Yaşadığı travmaları henüz atlatamayan Jane, yeni ailesinin yanında da mutluluğu yakalayamamış. Her şeye abartılı tepkiler veriyor, huzursuzluk çıkarıyor, şiddete başvuruyormuş. Ailesi de onun iyi bir eğitim alması için hemşirelik okuluna yollamış. İşte Jane'in korkunç bir seri katile dönüşmesinin hikayesi de burada başlıyor...
511
Mesleği öğrenen ve işini yaptığı ilk senelerde çok mutlu ve iyi bir hemşire gibi davranan Jane, bir süre sonra içindeki karanlığı ortaya çıkarmaya başlamış. Sürekli laboratuvarda çalışıyor, fareler üzerinde acımasız deneyler yapıyormuş. Onlara çok yüksek dozda atropin ve morfin enjekte ederek ne kadar dayanabildiklerini test ediyor, ölüme karşı koyup koyamadıklarını ölçüyormuş.
611
İlk başta fareler üzerinde denediği deneyleri insanlar üzerinde de test etmeye başlayınca işin rengi iyice değişmeye başlamış. 1895 yılında ev sahibini, 1899 yılında ise üvey kardeşini striknin enjekte ederek öldürmüş.
711
Daha sonrasında ise rekatçiliğini yaptığı Davis ailesinden iki kişiye morfin ve atropin enjekte eder. Fakat bu sefer doz biraz daha fazladır. Birkaç ay boyunca buna devam eder. Amacı vücutlarının ne kadar dayanıklı olduğunu test etmektir. Bir gün dozu biraz daha artırınca ikisi de ölmüş.
811
Art arda gelen şüpheli ölümler sonrası Jane Toppan şüpheli bulunur ve incelemeler sonrasında enjekte ettiği maddeler nedeniyle suçlu bulunur. Tüm kanıtlar Jane'i işaret edince şehirden kaçarak tekrar eskiden yaşadığı şehre döner.
911
Burada öldürdüğü üvey kardeşinin eşine kur yaparak, hemşire olduğunu ve ölüleri diriltebileceğini söyleyerek onu etkilemeye çalışır. Kaçtığı ve hakkında arama kararı çıkartıldığı Boston'da işlediği suçlar nedeniyle burada yakalanır.
1011
Yakalandıktan sonra tüm suçlarını itiraf eden Jane'in söyledikleri kan dondurucudur. Hastalarla sık sık yalnız kalabildiğini, onların şuur kaybı yaşayıp tekrar normal dönebileceği şekilde maddeler enjekte ettiğini, onlar o haldeyken aynı yatağa girdiği ifade eder.
1111
Bilincini yitirdiği hastaları ile cinsel ilişkiye girip girmediği de sorulur. Jane ise, onlar o şekilde savunmasızken cinsel bir çekim hissettiğini itiraf eder. 1902 yılına geldiğinde 31 kişiyi öldürdüğünü itiraf eder fakat akıl sağlığının yerinde olmadığına karar verildiği için akıl hastanesine yatırılır. 1938 yılında vefat eden Jane, hayatını kaybedene kadar akıl hastanesinde kalmıştır.