Savunma sanayisinin yerlileşmesinde temel rolü oynayan Aselsan'ın halka arzına kartel mantığıyla teklif vermeyen ABD'li bankalar bana göre bu misillemenin bir parçası...
Daha önce Türkiye'de 'çöp' satılacak olsa aracılık yapmaya soyunan Bank of America, Merrill Lynch, Deutsche Bank, Credit Suisse, Citigroup, Morgan Stanley ve JP Morgan bir anda halka arzdan çekildiler. Bunu 'fiyatta anlaşamadıkları' gibi masum bir nedenle yaptıklarını zannetmiyorum. Belli ki, Türkiye Cumhuriyeti üzerine oynanan oyunun ekonomik bacağındalar.
YABANCI ARACI KURUM ŞART DEĞİL
Aselsan önümüzdekü süreçte yabancı aracılar yerine Türkiye'deki aracı kurumları kullanabilir. Aselsan'ın önünde İş Yatırım'a, Deniz Yatırım'a, Garanti'ye, Akbank'a, Ünlü&Co'ya gibi tercihler bulunuyor.
Böyle bir hamlede Türk yatırımcı hisselere akın eder ve halka arzdan beklenen 1 miyar dolar 1 saat gibi kısa bir sürede bile toplanabilir
İkinci olarak Aselsan özel sektör tahvil aracına çıkabilir. Yeni yatırımlar için gerekli parayı Türk milleti adeta kapısının önüne yığar.
Öte yandan halka arza teklif gelmediği haberlerinin yaşandığı gün hissede en çok alıcı Deutsche Bank, Credit Suisse, Citibank ve Merrill Lynch...
Dilek Güngör'ün köşesinden.
KARTEL NE DEMEK?
Kartel, aynı alanda faaliyet gösteren işletmelerin bir araya gelerek tekelleşmeleridir. İstenmeyen bir durumdur. İşletmeler arasında yapılır ve bu anlaşmalar rekabeti engeller. Bu tip anlaşmalar ve yine hükümetler tarafından önlenerek hükümetler tarafından rekabetin ülke içerisinde yaygınlaştırılması amaçlanmaktadır. Bu tip anlaşmalarda güç birliği oluşturularak diğer rakiplerin sektöre girmesini engelleyici faaliyette işletme davranışları sergilenir.
Petrol İhracat Ülkeler Birliği (OPEC) iyi örnek olarak gösterilebilir. Birlik 1973-1985 arasında kartel kritelerinde faaliyet göstermiştir ancak süreç, ülkeleri kendi çıkarları doğrultusunda daha fazla kazanmaya yönelttiğinden OPEC maksadını yitiren bir birlik haline gelmiştir.